ABD’li Müslüman avukata skandal muamele! Filistin’e desteği sindiremediler
Georgetown Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun 26 yaşındaki Chehade, kariyerinde ilk adımlarını atmaya hazırlanırken Filistin’i desteklediği için başına gelenleri ve verdiği hukuk mücadelesini AA muhabirine anlattı.
Annesinin Faslı, babasının ise Lübnanlı bir cami görevlisi olduğunu aktaran Chehade, doğup büyüdüğü Bridgeview bölgesinin “küçük Filistin” olarak tanımlandığını söyledi.
Chehade, Filistin meselesini çocukluğundan beri bildiğini vurgulayarak, “Büyüdüğüm yer beni olduğum kişi haline getirdi. Hukuk Fakültesine gitmemin sebebi de bu. 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra Müslüman ya da Arap olduğumuz için sürekli şeytanlaştırılıyorduk.” dedi.
5 yaşından beri Gazze’de yaşananlara karşı düzenlenen gösterilere katıldığına işaret eden Chehade, kendi toplumuna karşı kullanılan “hukuku” bir farklılık yaratabilmek için tercih ettiğini belirtti.
“FİLİSTİN’E DESTEĞİMİ TERÖRİZM OLARAK YAFTALADILAR”
Chehade, ABD’nin önde gelen hukuk firmalarından Foley ve Lardner’da işe kabul edilmesinin ardından mesaiye başlamasına saatler kala bilgilendirme toplantısına çağrıldığını aktararak, şunları kaydetti:
Söz konusu şirkette İsrail’e desteğini açıkça belirten kişilere aynı şekilde davranılmadığını aktaran Chehade, bunun çifte standart olduğunu dile getirdi.
Chehade, başvurusunun reddedilmesi kararı karşısında “yıkıldığını” belirterek, “Bunun üzerine ben de yasal yollarla mücadele etme kararı aldım. Şirketlerin hesap vermeden ayrımcılık yapamayacağını, Filistin’i destekleyen birinin sadece insan haklarını savunduğu için bir kenara atılamayacağını göstermek amacıyla bir emsal oluşturmak istedim.” ifadelerini kullandı.
“PİŞMAN DEĞİLİM”
Foley ve Lardner’ın şahsına yönelik uyguladığı ayrımcılığa karşı mücadelesini federal mahkemeye taşıdığını aktaran Chehade, “Filistin’i savunduğum için pişman değilim. Özellikle bu dönemde sessiz kalmanın suça ortak olmak olduğunu düşünüyorum.” dedi.
Chehade, “Tek umudum adaletin yerini bulması ve başka birinin daha sesini yükseltmesi halinde ayrımcılığa uğramaması. Vergilerimiz doğrudan soykırımı finanse ediyor. Bu yüzden soykırıma karşı sesimizi yükseltmek ve ön saflarda yer almak her zamankinden daha önemli.” diye konuştu.